Bu gün, heyecan içerisinde saatin 14 olmasını bekledik ki, TCMB’sı faiz kararını açıklayacaktı…
Açıkladı…
Merkez bankası, baz puanı 100 puan daha geriye çekti, yani faiz oranını % 1 daha aşağı indirdi, tahterevallinin öteki ucundaki Dolar 15 lira 50 kuruş seviyesine kadar yükseldi.
XXX
Ardından, asgari ücret komisyonu aralarında karar vermişler ki, işçi, işveren ve iktidar yetkilileri, hep bir arada basının karşısına çıktı, ortalarına da Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı da alıp, önce temsilciler görüşlerini açıkladılar, sonra da asgari ücretin açıklanmasını “Tek adam” seviyesine bıraktılar…
Görevi mi, değil mi orasını tartışacak değiliz, nasıl olsa her şeyi o belirliyor, açıklaması da ona düşer deyip geçiyoruz.
Açıklandı asgari ücret, 4 bin 253 lira…
Yani yaklaşık % 50 seviyesinde bir zam var. Ayrıca asgari ücretten alınan gelir vergisi ve damga vergisi de tümden kaldırıldı,
Bu da güzel, olması gereken, aylardan beri bu söylemi herkes tekrar ediyordu.
Şimdi hesap edemeyeceğim ama bu asgari ücretten, işçi hissesine düşen SGK pirimi düşecek, işverenin SGK pirimi de asgari ücret üzerine eklenerek, işverene bir maliyet çıkacak…
Dolar ile maaş almıyoruz ama, dolar kurunun yükselmesinden dolayı meydana gelecek olan zamları, işçi maliyetinin işverene yüklediği yükü hep beraber irdelediğimizde, gelecek günlerin hiç de sanıldığı gibi aydın olmayacağı ortadadır.
İşte tam da bu nedenle diyorum, “YEL GİBİ GELEN, SEL GİBİ GİTTİ BİLE” diye…
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, açıklamanın ardından koltuğundan kalkarken, toplantı salonunu terk ederken ortaya koyduğu görüntüden anladığım kadarıyla çok da rahat değildi…
Neden derseniz, sonuç yine uzmanlar arasında tartışılacak, açıklanan asgari ücretin günü kurtarmaya yönelik olduğu ortaya çıkacak…
Arkadaş, neden faize kafayı takıp da oynuyorsun ya…
Senin dediğin “Faiz sebep, enflasyon sonuç” takıntısı ülkeyi düze çıkarmaz. Çıkarmadığı gibi ekonomi literatüründe de böyle bir söylem yok. Anla artık n’olur yaa…
XXX
Asgari ücretin işverene bir maliyeti elbette olacak.
O maliyet, üreticide üretime, sanayicide sanayi ürünlerine, gıda sektöründe gıda maddelerine yansımayacak mı?
Elbette yansıyacak ama bu kez fiyatlar yukarı gidince, ürün sunucular, “Tek adam” tarafında terörist, ahlaksız, hain olarak suçlanacaklar.
Bu da işin bir başka yönü…
XXX
Elbette biz “Köşe yazarı” sıfatıyla düşüncelerimizi buradan ortaya koyunca, bizim de söylemlerden hissemize düşenler olacaktır. Lakin korkumuz yok.
Gerçek tam da budur.
Bize kızanlar olacaktır.
Kızsınlar, sorun değil de, onlara söyleyecek çok içten ve saygı çerçevesi içinde bir sözüm var…
Bekleyin ve görün…
Yel gibi gelip sizi uçuruyor mu, yoksa ardından gelen sel ile alıp sizi götürüyor mu?
Yanılırız inşallah diyorum ama gerçeğin bu olduğunu bir kez daha söylemekten de geri durmayacağım.