Daha önce de bu köşede kendisini genel seçimler vesilesi ile birkaç kez ağırlamıştım.
Genel manada kullandığımı cümlelerde de satır aralarında kendisi için “Türk siyaseti için gelecek vadeden genç, çalışma azmi ile dolu, yetenekli, siyasete uzun soluklu hizmet edebilecek bir isim” diye de vurgulamıştım.
Genel seçimlere ciddi bir hareketlilik getirmişti.
Yerel seçimlere de benzer bir hareket-bereket getireceği ortada.
Kayseri'nin hak ettiği değeri görmediğini söyleyen SP Kayseri Milletvekili ve Kayseri Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mahmut Arıkan, seçim çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
BU GİDİŞ NEREYE?
Bakın ne diyor Arıkan?
"2002’den bu yana 22 yıllık performansa baktığımız zaman şehircilik anlamında geriye doğru gitmişiz.
2002’deki Kayseri, 2024’deki Kayseri’den çok daha yaşanabilir bir vaziyetteydi.
Çok daha huzurlu bir vaziyetteydi.
Bugün Kayseri’de cinayetler, bıçaklamalar, uyuşturucu operasyonları.
“Bu gidiş nereye” sorusunu sorma kaygısı içerisinde olduğumuz için biz aday olduk…”
SAMİMİYETSİZLİK SUÇLAMASI…
Belediye başkanlarının samimi olmadığını kaydeden Arıkan, geride kalan 14/28 Mayıs seçim sürecinde yaşadığı tecrübelerin de ışığında şu değerlendirmede bulunuyor:
"14 Mayıs’tan öncede gördük.
Ağlanacak halimize gülüyoruz ama Cumhurbaşkanımız 14 Mayıs seçimlerine giderken, “bundan sonra Türkiye’de yolsuzluk, yasaklar konuşulmayacak” dedi.
20 yıllık hükümet bir seçime gidiyor ve Cumhurbaşkanı bu cümlelerle başlıyor.
Bir yerde bir terslik var.
20 yıl belediyeleri idare edeceksiniz “gerçek belediyecilik” diyeceksiniz.
O zaman geçmişteki neydi?
Samimi değiliz.
Samimiyeti görelim, yarın adaylıktan çekilirim.
Bütün Türkiye’de çekiliriz.
Arkadaşların çakma milli görüşçü olduğunu ispatlamaya çalışıyorum. Şuana kadar su faturasının elektrik faturasını geçtiği bir dönem oldu mu. Bu ay oldu.
Su faturası, elektrik faturasını geçti.
Keşke memlekette 6 ayda bir seçim olsa ve müjdeler arka arkasına gelse.
Belediye başkanı suya indirim yapmak için niye seçimi bekledin ki?
Hükümette 2 ay içerisinde muhtemelen müjdeler açıklayacak.
Seçim kelimesi önemli.
Bir çok açmazı açıyor.
İktidarın oy kaybına engel olacak tek şey şuanda seçimler ve vaatleri gözüküyor.
50 gün içerisinde daha başka başka müjdeler gelecek ve bu müjdeler 1 Nisan itibariyle bizden fazlasıyla tahsil edilecek."
SİSTEM TEMELDEN BOZUK!...
Sistemin geneline de göndermelerde bulunan Arıkan’ın tespitleri önemli.
Milli Görüş’ten kopuş ile başlayan sürece dair değerlendirmelerine devam eden Mahmut Arıkan, "Kayseri’yi idare eden arkadaşlarımız milli görüş gömleğini giydikleri dönemdeki hizmetleri yapsınlar, ben aday olmam, partimin de bir aday çıkartmasına engel olurum.
Bozuk olan sistemi değiştirmedikten sonra o sistemin başında Mahmut Arıkan’da otursa, Memduh Büyükkılıç da otursa bir anlam ifade etmez.
Mevcut idarecilerimiz 22 yıldır AK Parti adına şehrimize hizmet ediyorlar. Belediye başkanları 1994 ruhundan bahsediyorlar.
94’ten sonra 2002’ye kadar milli görüş ruhunu muhafaza etmişler, 2002’den sonra milli görüş gömleğini çıkarttık dedikten sonra o ruhu kaybetmişler.
2024 yılına geldik, halen o günleri özlemle anıyorlar.
Cumhurbaşkanının ifade ettiği “İstanbul’a ihanet ettik” cümlesi gündem olmadı.
Bu cümleden dolayı yer yerinden oynaması gerekirdi.
İstanbul dediğimiz yer dünyanın ve Türkiye’nin gözbebeği olan bir yer.
Aynı cümleler Kayseri, Bursa ve Konya için geçerli.
Bütün bu kriterleri üst üste koyduğumuz zaman Kayseri hak ettiği değeri göremiyor.
Çok basit bir hadise, Afyon’da ve İstanbul’da sucuk günleri yapılıyor. Önemli bir markamız olan sucuğu kaptırdık.
Kastamonu milletvekili bana geliyor, “Mahmut bey kusura bakma, pastırma bizim” diyor.
Bu bile Kayseri’nin hak ettiği yere gelmediğini gösterdiği kanaatindeyim.
AK Parti zihniyetinin belediyecilik anlamında bugünkünden daha ileriye götürme şansı yok.
Niye, geçmiş dönemden daha geriye doğru gittiği için" dedi.
"DERDİM, KAYSERİ’NİN MİLLİ GÖRÜŞ
ZİHNİYETİ İLE YÖNETİLEBİLMESİ"
Arıkan, "Eğer Kayseri’yi idare eden arkadaşlarımız milli görüş gömleğini giydikleri dönemdeki hizmetleri yapsınlar, yemin ederek söylüyorum, ben aday olmam, partimin de bir aday çıkartmasına engel olurum.
Ben belediyenin kahrını, sıkıntısı çekmeye meraklı değilim.
Arkadaşlarımız bu vazifeyi liyakatli ve ehil bir şekilde yapamadıkları için biz yollara düştük.
Milletvekili maaşımı alır, konforlu bir alanda yaşamımı sürdürebilirdim. Derdim, Kayseri’nin bugün ki zihniyet ile değil, milli görüş zihniyeti ile yönetilebilmesi" ifadelerini kullandı.
"İYİYE GİDEN HİÇBİR ŞEY YOK"
Aynı durumunda Kayseri'deki belediyeler içinde geçerli olduğunun altını çizen Mahmut Arıkan, "Aynı şey bizim buradaki belediyeler içinde geçerli. Cumhurbaşkanının Hatay’da kullandığı cümleyi nereye koyabiliriz.
Kendisi 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda merkezi hükümet Refah Partisinde olmamasına rağmen en güzel hizmetleri yaptı.
Şehri çöp yığınlarından kurtardı, susuzluk sorununu çözdü.
Bunu denk bütçe ile yapmıştı. Merkezi hükümet ile yerel hükümetlerin aynı olduğu ortamda bunlar denk bütçeyi yapamıyorlar.
İki yakaları bir araya gelmiyor.
Borçlanarak yapıyorlar ve “bizim ki çevrilebilir borçlanma” diyorlar.
Hadi oradan demek lazım. Çevrilebilir borçlanmaysa niye sürekli bu yukarı doğru gidiyor. Faiz ödemeniz sürekli yukarı doğru gidiyor" diye konuştu.
“DAĞLAR KADAR FARK VAR!”
Milli görüş belediyeciliği ile AK Parti belediyeciliği arasında dağlar kadar fark var" diyen Arıkan, "Eğer mevcut Başkanlar “ben 94 ruhunu yansıtacağım, 94’teki gibi belediyecilik yapacağım” desin ve icraatla da ortaya koysun, ben bugün adaylıktan çekilirim.
Bizim makam, mevki, koltuk hırsımız yok.
Tabi ki oraları kazanmak istiyoruz ama kazandığımızda bozuk olan sistemi değiştirebilmek için gayret göstereceğiz.
Bozuk olan sistemi değiştirmedikten sonra o sistemin başında bende otursam, bir başkası da otursa bir anlam ifade etmez" şeklinde konuştu.
ÖNEMLİ TESPİTLER…
Evet… Mahmut Arıkan’ın tespitleri son derece önemli.
Yıllardır siyasetin içinde yoğrulmuş ve gençliğinin verdiği dinamizmle 14/28 Mayıs’tan sonra bu kez 10 ay aradan sonra 31 Mart’ta bir başka seçime bu kez milletvekili olarak Büyükşehir belediye başkanlığına aday olarak giriyor.
Yukarıda kendisinin tespitlerini paylaştık.
Sanırım bir çoğuna genel anlamda herkes katılıyor.
Zira ülkeye, illere, ilçelere hizmet ederken en önemli şey kıt kaynakların en verimli şekilde kullanılması ve buna paralel olarak en verimli hizmetin herkese ayrımcılık yapılmadan eşit şekilde sunulması.
Bunu kısaca “Milli Görüş belediyeciliği” olarak tanımlıyor Arıkan.
Önümüzde 50 günlük bir süre ve projelerin de açıklanacağı dönem var.
Dört gözle bekliyoruz Arıkan’ın projelerini.
Bakalım Kayseri’nin geleceği için ekibi nasıl bir “Beyin Fırtınası” ile ve sürprizlerle çıkacak kamuoyunun önüne?