İnsanların tepkilerini dile getirmelerinin farklı yolları var…
Konuşurlar.
Bağırırlar.
Kavga ederler.
Arabulucu bulurlar.
Dövüşürler.
Koşarlar.
Yürürler.
Söverler.
Sessiz kalırlar.
Örnekleri çoğaltmak mümkün.
Fazla uzatmaya gerek yok sanırım.
Bizde nefesimiz yettiği sürece yazmaya gayret edeceğiz kısmetse…
"ADALET" YÜRÜYÜŞÜNDEN BU GÜNLERE…
Daha önce de CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yürümüştü.
Bilmem hatırlar mısınız?
Yürüyüş, 15 Haziran 2017'de Ankara'da Güvenpark'ta başladı ve 9 Temmuz 2017'de Maltepe'de sonlandı.
420 kilometrelik yolu 25 günde yürüyen Kılıçdaroğlu, yürüyüşün sonunda Maltepe'de bir miting de düzenledi. Yürüyüşü başlatan Kılıçdaroğlu, elinde "Adalet" dövizi ile yürürken, 24 Haziran 2017 tarihinde sona erdi.
Adalet Yürüyüşü, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu öncülüğünde başlayan, çeşitli isimlerin ve grupların katılımıyla büyüyen, Ankara'dan İstanbul'a kadar "Adalet" talebiyle gerçekleşen sivil yürüyüş olayı olarak tarihe geçti.
İSTİKLAL YOLU ZAFER YÜRÜYÜŞÜ
Genel başkan Ümit Özdağ liderliğinde Zafer Partililer Kastamonu İnebolu’dan Ankara’ya kadar İstiklal yolu Zafer yürüyüşü yaptı.
Zafer Partisi Kayseri teşkilatı da Ümit Özdağ öncülüğünde yapılan Zafer Partisinin İnebolu Ankara yürüyüşünün son etabına katıldı.
28 Ağustos günü başlayan yürüyüş toplam 14 gün sürerken gündüzleri yürüyen partililer geceleri çadır ve açık arazide geçirdiler.
Yürüyüşe Zafer Partisi il teşkilatları da günlük veya bir kaç günlük etaplarına katılarak sürekli yürüyenlere destek oldular.
10 Eylül günü öğleden sonra Anıtkabir ziyaret edilerek yürüyüş tamamlandı.
Yürüyüş, Cumhuriyetin 100. Yılı ve Zafer Bayramı etkinliği olarak ve partinin kuruluşunun 2. Yılı dolayısıyla yapıldı.
Zafer Partililer Zafer Bayramı haftası dolayısıyla Türkiye genelinde şehir meydanlarında bir hafta geceli gündüzlü aralıksız bayrak nöbeti de tutmuştu.
Zafer Partisinin siyasete yeni soluk getiren çalışmalarının sürecek.
KAYSERİ TEŞKİLATI YÜRÜYÜŞTE…
Zafer Partisinin Kayseri’den sorumlu genel idare kurulu üyesi olan İsmail Tanrıöven’in verdiği bilgiye göre genel başkan Ümit Özdağ ve partililer Kastamonu İnebolu’dan Ankara’ya kadar İstiklal Yolu Zafer yürüyüşü yaptı.
Kayseri teşkilatı da yürüyüşün 13-14. Gün etaplarına 2 gün katılmak için yürüyüş güzergahına gitti ve Kalecik civarında yürüyüş ekibine katıldı.
28 Ağustostan 10 Eylüle kadar süren yürüyüşe Kayseri il teşkilatı da 9-10 Eylül günleri katıldı.
MUSTAFA KILIÇARSLAN’DA YÜRÜDÜ…
Av. Mustafa Kılıçarslan’da yürüyüşe katılanlar arasında yerini aldı.
Daha önce MHP’de ve Kocasinan ilçesinde önemli görevler yapmıştı.
O’da MHP’den kopanlar arasında yer alıyor.
Kendisinin o muazzam dağ tırmanışları ve doğa yürüyüşleri, katıldığı maratonları defalarca konu edinen haberler yapmıştım.
Bu kez Zafer partisinin yürüyüşünde kendisini yazmak nasip oldu.
Kendi şahsına münhasır önemli bir siyasi figür ilimiz için Kılıçaslan.
Önemli sosyal sorumluluk projelerine imza atan hukukçu kimliği ile tanınan vatansever bir isim.
Görevini biliyor ve layıkı ile de yapmaya çalışıyor.
ÖZDAĞ TARAFINDAN YAPILAN AÇIKLAMA
Prof. Dr. Ümit Özdağ: 28 Ağustos'ta başlayan ve bugün Anıtkabir’de sona eren İstiklal Yolu Zafer Yürüyüşümüz, Akyurt Şehitler Çeşmesi’nde neticelendi.
İnebolu Türk Ocağı önünden başladık yürümeye ve 281 km’yi 101 sene sonra tekrar yürüdük. Yürüyüşümüzün her kilometresinde, İstiklal Harbi’nde bundan 103 yıl önce bu yolda cepheye silah ve cephane taşıyan, atalarımızın mübarek nefesini hissettik.
Hissederek yürüdük.
Her adımda, cumhuriyet ve bağımsızlığımızı borçlu olduğumuz o kağnıların gıcırtılı tekerleriyle bize eşlik ettiğini hissettik.
Seydiler ilçemizde, Şehit Şerife Bacının mezarını ziyaret ettik ve onun manevi şahsında cepheye mühimmat taşıyan atalarımıza dua ettik. Şerife Bacı, kar yağdığı zaman top mermileri ıslanmasın diye bebeğinin üzerinden örtüyü alıp top mermisinin üzerine örten atamızdı. Bu ruh ve coşkuyla yürüdük, kimi zaman kısa mesafelerde koştuk. Marşlar söyleyerek yürüdük.
Yürüyüşümüzde baştan sona yürüyen bir grup olduğu gibi, bir günlüğüne, iki günlüğüne, on günlüğüne veya birkaç saatliğine katılan arkadaşlarımız da oldu. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Bu yürüyüş bir spor faaliyeti değil; bu yürüyüş Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımız gerçeğini ortaya koymak amacıyla düzenlenmiş bir anma faaliyetiydi. İnebolu’dan Ankara’ya Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımızı bütün Türk toplumuna hatırlatmak için yürüdük. Böylece hem İstiklal Yolu’na dikkat çekmiş olduk hem de Cumhuriyetimizin ne zorluklarla kurulduğunu bir ölçüde bizzat biz de yaşamış ve görmüş olduk. Cumhuriyetimizi kuran başta Atatürk olmak üzere bütün kadroya bütün şehitlerimize ve gazilerimize minnetlerimizi tekrar sunma fırsatı bulduk.
Türkiye Cumhuriyeti’nin İstiklal Harbi neticesinde kurulmasının üzerinden 100 yıl geçti. Türkiye Cumhuriyeti 1071 - 1922 arasında devam eden 851 sene süren birleşik bir Avrupa’ya karşı kesintisiz savaştan sonra milyonlarca kilometrekare toprak ve milyonlarca insan yitirdikten sonra kurulmuştur.
1922’de Anadolu 8-9 milyon insan hastalıklı, eğitimsiz, altyapısı olmayan adeta tükenmenin eşiğinde bir toplumduk.
Aradan geçen 100 yıl içinde Türkiye Cumhuriyeti, Türk Milleti için adeta bir 2. Ergenekon oldu. Kısmi barış içinde ekonomimizi, eğitimimizi, sağlık sistemimizi özetle devlet ve toplum yapımızı yeniden ihya etmenin mücadelesini verdik ve belirli bir ölçüde de başarılı olduk.
Cumhuriyetimizin kutlanmaya değer 100. yılını kutlamak için yürüdüğümüz bu yolda, bizimle birlikte yürüyen memleketin her köşesinden gelen yolda bizi karşılayan, uğurlayan vatandaşlarımıza ve özellikle Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü mensubu olarak güven içerisinde yürümemizi sağlamak için ellerinden gelen her şeyi yapan değerli kardeşlerimize de Zafer Partisi adına teşekkürlerimi iletiyorum.
Bu yürüyüş ile tarihi vefa görevini yerine getirmiş bulunuyoruz. İlk defa İstiklal Harbi bittiğinden bu yana bu yoldan tekrar yürünmüş oldu. Hem İstiklal Yoluna dikkat çektik hem de cumhuriyetimizin ne zorluklar ile kurulduğunu tekrar hatırladık, hatırlattık.
100'ncü yılını kutlamakta olduğumuz Cumhuriyetimiz bize Mustafa Kemal Paşa'nın, cephede vuruşan kahraman askerlerin ve cephe gerisinde hizmet gören Şerife Bacıların aziz bir emanetidir. Bu emanete, atalarımız gibi, canımız pahasına sahip çıkmaya devam edeceğiz. 100'ncü yılı görmek istemeyen, kutlamak istemeyen veya bağımsızlığımıza göz dikenlere, buradan İstiklal Yolu’ndan söyleyecek bir sözümüz var: Cumhuriyetimiz kolay kurulmadı ve asla yenilmeyecek.
Zafer Partisi olarak, vatanımızı, bağımsızlığımızı sonuna kadar savunmakta kararlıyız. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!
NE İSTİYORLAR?
Demek ki bazı şeyler yolunda gitmiyor bu ülkede.
Bu insanlar değişim istiyor.
Ya da yapılan değişikliklerden memnun değiller ve bazı şeylerin düzeltilmesini, ya da eski haline döndürülmesini istiyorlar.
Merhum Demirel, üniversite gençlerinin yürüyüşü için “Yürümekle yollar aşınmaz!” demişti.
İnsanlar insanlık tarihinin ilk yıllarından beri bir protesto biçimi olarak yürüyorlar.
Yürümeye de devam edecekler.
Belki yollar aşınmıyor ama bu da toplumsal bir refleks olarak önemli bir hareket ve yürüdükçe sorunların aşılması bağlamında bir arpa boyu da olsa mesafe kat etmek son derece önemli.