Güya milliyetçi. Türkçü, Mukaddesatçı, ülkücü, Turancı adamım.
Atatürkçü ki sorma toz kondurmaz. Kemalizm diye uyduruk bir şeyin peşinden gider, ne olduğunu bilmese de.
Her 10 Kasımlarda gözlerindeki yaşı silmeye mendil yetişmez.
“ Ataaaammm… / Sen kalk ta ben yatam”
Yalancıyı….
İslamcılar ki saçının telini göstermez. Haya eder. Allahtan korkak türbanlım, bonelim.
Allah dediğinde kalbi yerinden fırlayacakmış gibi olur.
Amaaaa...!
Emperyalist, Dünyanın el, kanlı jandarması Amerikanın , milliyetsiz vatansız dinsiz M….. Firmasının uyduruk, kıytırık ekmek arası için kuyruklarda yatar.
Aynı yerde Pizza yer, Cola içer, Malbora yakar. Sonra da şükreder utanmadan.
Söyletmeyin beni. İrezillik diz boyu.
Pizza, İtalyan kökenli bir hamur işi yemeği.
Özellikle anavatanı olan İtalya'da ve ABD'de birçok pizza türü geliştirilmiş. Dünyanın her yerinde evlere servis edildiği için tüketimi yüksek.
Pizza savaş döneminde bulunmuş bir hazır yemek.
Savaş zamanında İtalyan kadınlar yokluk yüzünden bir hamur üzerine buldukları malzemeleri koyarak pizzayı bulmuşlar..
Amerikadaki İtalyan göçmenler tarafından açılan küçük pizza restoranları sayesinde Amerikalıların da günlük yaşamına giren pizza, Amerikalı girişimcilerin açtığı büyük pizza restoranlarıyla daha da dikkat çekici bir hal almış.
İtalya’nın makarnası, pidesi dünyada bu kadar makbul bulunurken, Türkiye’nin pidesi, döneri niye kaliteli marka olamaz tabii ki.
Annelerimiz de evde çok güzel yemek yapıyor, ama dünya markası olmuyor.
Biz de kırışıp duruyoruz “Türk Mutfağı” şöyle iyi böyle iyi diye.
El!in gavuru işi biliyor. Sinsilikle öyle bir reklam yaptı ki, Dünyada yiyip yutmayan kalmadı.
Biz Amerika'da üretilmeye başlayan pizzaları, nasıl yedik?
1989 yılı… Türkiye ilk defa pizza dükkânları açılır. Türkiye’de pazarın nabzını yoklayan ünlü markanın aldığı sonuç hüsran.
Boğazına düşkün olduğu için pizzayı seveceğini düşündükleri Türk tüketicisi, pizzayı sevmez. Dükkânlar kapatılır.
1991 yılı. Murakami-Wolf-Swenson Productions’ın ürettiği bir çizgi film dünyada büyük ilgi görür.
Yapımcı şirket Türkiye’deki bir özel kanala bu çizgi filmi teklif eder.
Kanal şaşkındır, fiyat gerçekten olması gerekenin %10’udur. Adeta kapandaki peynir gibi duran bu teklifi kaçırmaz özel kanal.
Yayınlanmaya başlar.
Çizgi film Türkiye’de de çok tutulur. Oyuncakları, rozetleri, kartpostalları, defterleri ve kitap kapları ile müthiş bir pazarlama da beraberinde gelir.
1994 yılına gelindiğinde çizgi film dizisi milyonlarca çocuğu ve genci etkisi altına alır. Ya sonra…
Bu çocuklar annelerinden o çizgi film kahramanlarının her fırsatta yediği pizza istemeye başlarlar.
Türk anneleri pizzayı nasıl yapacağını bilmez. Talep, o çizgi film sayesinde tavan yapar. Pizza da pizza.
O ünlü Pizza zinciri, dükkânlarını yeniden aktif hale getirir, yeni dükkânlar açar. Çocuğu yemek yemeyen anneler mecburen pizza sipariş eder.
Türk mutfağının demode lahmacunu, pidesi terk edilmiş, gençler gruplar halinde pizza dükkanlarına gider hale gelir.
Pizza talebini patlatan bu çizgi filmi tahmin ettiniz mi?
“Ninja Kaplumbağalar”
Onlardan sonraki jenerasyon şimdilerde üniversite öğrencisi, ya yurtta ya da öğrenci evinde kalıyor. İlk jenerasyondaki evliler evde yemek pişirmek yerine sık sık şöyle diyor :
“Pizza mı söylesek?”
“Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter” diyordu Malcolm X,
Uyanık olmayana pizzayı da yedirirler, kolayı da içirirler üzerine de Western filmlerindeki kovboy gibi bir sigara yaktırırlar…
Milliyetçiyim, Atatürkçüyüm, İslamcıyım, vatan severim, falan flan.
Ufak doğrayın da civcivlere yem olsun