Kayseri'nin Sarız ilçesinde önceki gün saat 13.17'de 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi.
Depremde çok şükür olumsuz tablo ile karşı karşıya kalmadı ilimiz.
Jeoloji Mühendisi Adnan Evsen meydana gelebilecek artçılara karşı evlerinde hasar olan vatandaşların evlere girmemesi konusunda uyarılarda bulundu.
6 Şubat Kahramanmaraş depremi bir kez daha Türkiye’nin gündemine Deprem gerçeğini soktu.
O gün bugündür 17 Ağustos Marmara depremini unutan insanımız yeniden bir kez daha kendine geldi.
Geçtiğimiz hafta içinde değişik platformlarda ülkemizin değerli Jeoloji Mühendisleri gerek ülke gerçekleri, gerekse de ilimize dair göndermelerde bulunmuşlar ve uyarmışlardı.
Herkes kulağının üstüne yatığı için, ya da işine gelmediği, rantsal kaynaklarına zarar gelmemesi için hem kör, hem sağır olmayı tercih etti.
Ancak tabiat ana durmuyor.
Doğa olaylarını önlemenin bir yolu yok.
Dakika, saat şaşmıyor.
Anında bir bakmışsınız “Beşik gibi sallanıyorsunuz!”
İLK AÇIKLAMA VALİLİKTEN...
Kayseri Valiliği: "Olumsuzluğa rastlanmadı" başlıklı açıklamasının ayrıntılarını AFAD verileri ile paylaştı.
Kayseri Valiliği, 4.7 şiddetindeki depremle ilgili olarak, "Olumsuzluğa rastlanmadı" şeklinde açıklama yaptı.
Kayseri Valiliğinden yapılan açıklamada, "İlimiz Sarız ilçesinde saat 13.17'de AFAD kayıtlarına göre 4.7 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiştir.
Depremde herhangi bir olumsuzluğa rastlanılmamış olup, saha tarama çalışmaları devam etmektedir.
Kamuoyunun bilgisine sunulur" denildi.
UZMANLAR NE DİYOR?
Bakın bu konuda uzmanı ne diyor?
Önce içimizi ferahlatan bir açıklama.
Jeoloji Mühendisi Evsen: "Deprem Sarız Fayı üzerinde değil" dedi.
Ardından devam ediyor Evsen, Kayseri'nin Sarız ilçesinde meydana gelen 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından yaptığı açıklamada, "Sarız Fayı üzerinde değildir, ancak Sivas ve Gürün tarafından gelen kuzey doğu-güneybatı uzanımlı fayların uzantısı sayılabilecek yerde, Kırkısrak merkezli gerçekleşmiştir.
Muhtemel depremlere karşı evlerinde hasar olan vatandaşlar evlerine girmesinler" diye de uyardı.
Evsen, "Sarız'da saat 13.17'de meydana gelen 4,7 büyüklüğündeki bağımsız deprem, Sarız Fayı'nın güneydoğusunda yer alan Kırkısrak Mahallesi merkezli olarak gerçekleşmiştir.
Depremden hemen sonra 2, 2,5 büyüklüğünde artçı sarsıntılar olmuştur.
Sarız Fayı üzerinde değildir ancak Sivas ve Gürün tarafından gelen kuzey doğu-güneybatı uzanımlı fayların uzantısı sayılabilecek yerde Kırkısrak merkezli gerçekleşmiştir.
Bahse konu Sarız Fayı daha önce ifade ettiğim gibi bilinmeyenleri çok fazla olan ve ivedilikle çalışılması gereken aktif bir faydır.
Muhtemel depremlere karşı evlerinde hasar olan vatandaşlar evlerine girmesinler" ifadelerini kullandı.
KOZAN DEPREMİ OLMUŞTU…
25.07.2023 Tarihi itibarı ile hatırlarsınız sanırım, Adana'nın Kozan ilçesinde meydana gelen 5.5 şiddetindeki deprem Kayseri'de de ciddi manada hissedilmişti.
Depremin ardından açıklamalarda bulunarak vatandaşları uyaran Jeoloji Mühendisi Adnan Evsen, "Savrun fayının batı yönünde 5.5 büyüklüğünde bağımsız bir deprem meydana gelmiştir.
Evlerinde hasar olan vatandaşların bur süre evlerine girmemeleri gerekir. Çok geçmiş olsun" uyarısını yinelemişti.
Nerede ise bir ay ara ile…
Tam herkes hayat normale dönüyor diye beklerken.
Umulmadık bir anda…
Yine ve yeniden deprem gerçeği.
Bu gerçek artık Türkiye’nin gerçeği.
Hayatımızın gerçeği.
Bu gerçekle yaşamak ve konutlarımızı, iş yerlerimizi de buna göre inşa etmeli, mevcutları da güçlendirmeliyiz…
DAHA ÖNCE DE YAZMIŞTIK…
Bu köşeyi takip eden okurlarımız çok iyi bilirler.
Zaman zaman Deprem ve gerçeğine dair yazılar yazıyoruz.
Uyarılarda bulunuyoruz.
Son yazımız Pazartesi günü idi.
17 Ağustos ve 6 Şubat depremlerinin altında kalan ülkemizin acıtan gerçeklerine dair göndermelerde bulunmuştuk.
Çok geçmeden Sarız'da Kırkısrak Mahallesi merkezli olarak bir kez daha sallandık.
Erciyes dağı ve Kapadokya gibi bir gerçek olduğu müddetçe sanırım sallanmaya da devam edeceğiz.
Doğa adeta kendisine karşı acımasız davranan insanımıza ders vermek “Kendine gel” demek için zaman zaman güncellemeler yapıyor.
Canı acıdığı için canlar yakabileceğine dair mesajlar veriyor.
Bunları çok iyi okumak lazım.
Doğa katliamlarına “Dur” demek lazım.
Deprem riski olan bölgelerde gerek yapılaşma, gerekse de başka türlü riskler almamak lazım.
PANDEMİ VE DEPREM…
Ne kadar ilginç değil mi?
Pandemi sürecinde insanlarımız evlerinden çıkamıyordu.
Deprem gerçeği ile de yüzleşince bu kez evlerimize giremez olmuştuk.
Artçılar devam etti uzun bir süre.
Sonra kesintiye uğradı.
Adını nerede ise unutmuştuk ki.
Yeniden kendini hatırlattı deprem gerçeği.
Adeta “Ben buradayım. Varım ve hep var olacağım” dedi.
Ne kadar ilahi bir denge değil mi?
Gün oluyor evimize giremiyoruz, gün oluyor evimizden çıkamıyoruz.
Anlayanlar için aslında bu gerçeklerin ciddi manada anlamı var.
Ah bir anlayabilsek.
Hz. Ömer’in tarif ettiği gibi ah bir ölümün yattığımızda yastığımızın altında, kalktığımızda da burnumuzun ucunda olduğu gerçeğini fark edebilsek.
Bu kadar hayatı sever miyiz?
Bu kadar paraya tapar mıyız?
Bu kadar insanları kırar, geçirir miyiz?
Hepsi ama hepsi bir nefeslik ömür için ama görmek için göz, duymak için kulak, anlamak için lisan, yaşamak için kalp gerek…