Tüccar sattığı malı över, İktidar yönetim biçiminde hata görmez, Muhalefet iktidara karşı her türlü eleştiriyi yaptığını söyler ve beceriksizliğini anlamaz, Belediye Başkanı rant uğruna bozuk asfalt kullandığını kabul etmez, kimi Gazeteci ölçüsüzce yalakalık yaptığının farkına varmaz. Bu konuları her kesimden insanlar için, farklı şekillerde dillendirmek ve çoğaltmak mümkün ama ne hikmetse hiç kimse “yoğurdum ekşi, cacığım kıllı” demiyor.
Ayıplı mal satıyorsun birader bunu bildiğin halde hatanı kabul edip tüketiciden özür dilemiyorsun, ayıplı ürünü değiştirme yolunu seçmek yerine Tüketici Mahkemesine gidiyorsun aleyhinde kara veriyor, seni hatalı buluyor yine nasırlaşmış yüzün kızarmıyor. Eğitimde başarısızlığı ve İstanbul’a ihaneti kabul ediyorsun ama ne hikmetse, ekonomide, üretimde, istihdamda başarısızlığını, muhalefet liderlerini bir araya getirmekteki isteksizliğini, ülke genelini kucaklamayı kabul etmiyor ve görmüyorsun. Her şeyin en iyisini ben bilirim, benden başka kimse yapamaz, döviz ve piyasaların köpüğünü ben alırım ve ilave olarak ekip çalışması da neymiş diyerek rest çekiyorsunuz. Yoğurdum ekşi demeyi bir deneseniz, gerektiği konularda uzmanlardan destek alsanız ve daha barışçıl dil kullanarak muhalefetinde güzel fikirler beyan edebileceğini kabul etseniz çok mutlu oluruz, sizde rahatlarsınız.
Gereği kadar verimli olamadıklarını ve çoğu kez yenilgiye uğradıklarını bildikleri halde çok başarılı işler yaptıklarını halka anlatmaya çalışanlar da, yoğurdum ekşi demiyor. Dün ağıza alınmayacak cümlelerle hakaret edenler bu gün sen bir tanesin, eşin benzerin yok ve sen olmazsan batarız gibi iltifatları ile seranad yaptığını görmüyor. Gencecik ve başarılı bir Tıp Öğrencisi Enes, çeşitli sebepler göstererek psikolojik baskı ve işkenceye tabii tutulduğunu içeren bir video çekiyor ve “İçinde bulunduğum durumdan gerçekten tüm yaşama hevesimi, sevincimi kaybettim. Aileme de bunu açıkça söyleyemiyorum. Ne yapacaklarını bilemiyorum. Her şeyi yapma potansiyelini taşıyorlar.” diyerek intihar ediyor. Babası hatasız, bağlı olduğu cemaat yöneticileri hatasız, Bakanlık hatasız ve Hükümet hatasız. Hiç kimse müsebbip değil, hiç istifa eden yok, belki yayın yasağı bile getiriler ki diğer çocuklar ve veliler sorumlulara antipati duymasınlar. Sorumluluk sadece gence kaldı ve terki Dünya yaptı.
Cemaat yanlısı gazetelere baktım, manşetlerinde bu üzücü intihar olayı ile ilgili eleştirel tek satır yazı göremedim, yine o görüşe mensup köşe yazarlarından bir söz duymadım. Suçu gelin etmişler alıcısı çıkmamış. “Kimse yoğurdum ekşi, cacığım kıllı demiyor”. Ne ala Memleket hacı abi.