Bir kedi ile tilki,
“Bir av buluruz belki”
Diye yola çıkmışlar,
Sağa sola bakmışlar.
Tilki bilgiçlik etmiş,
Kediye hava atmış:
— İşin kötü gitse de,
Aldırış etme hiç de…
Düşmanımın elinden,
Kolay kurtulurum ben.
Onların hilesine,
Alt olmam birisine.
Bir hileye bin oyun,
Kimseye bükmem boyun…
Kedi demiş ki: —Tilki,
Tek bir yoldur benimki.
Kaçmak veya saklanmak,
Bir yükseğe tırmanmak…
Başaramazsam bunda,
Mahvolurum sonunda.
Bu açık itirafa,
Demiş: — Gel, bu tarafa.
Bir tehlike anında,
Bin yolum var sonunda...
Şöyle birkaç hilemden,
Bana has usulümden,
Tekini öğreteyim,
Sana da belleteyim…
İşte tam bu sırada,
Birkaç köpek derede,
Bitivermiş o anda.
Tilki donmuş yerinde,
Boğulmuş kederinde.
Kedi şimşek hızıyla,
Bildiği tek yoluyla,
Bir ağaca tırmanmış.
Tilki de yakalanmış!
Hilesi hiç sökmemiş,
Köpekler onu yemiş.
Kurnaz çok geç anlamış.
“Zor, oyunu bozarmış.”
Ahmet KARAASLAN
a","sans-serif"'>Benimkisi delilik…
Yemek gerekti önce
Şükür sonraydı bence.
Hiç çekmeden zahmeti
Bulduğunda nimeti
Lanet olsun yemeden
Olmaz olsun şükreden…
Keklik de demiş: — Tilki,
Sen de öğrendin belki.
Hiç uykusu gelmeden
Ne olacak bilmeden
Gözlerini yumana
LANET OLSUN o ana…
19/11/2012 TALAS
Ahmet KARAASLAN (DEDEKORKUT38)