Ülkemizde kadın cinayetleri giderek artış gösterip devam ediyor…
Erkeğin fiziki güç olarak kadından daha üstün olması, kadına eziyet etmesini ya da öldürmesini mi gerektirir, anlayabilmiş değilim.
Kaldı ki kadın cinayetinin failleri olan erkekleri, yine bir kadın dünyaya getirmiyor mu?
Ancak ülkeyi yönetmekte olan iktidarın partisine mensup kişilerin ve diğer bazı “Yetkili(!) makamlarda” bulunan erkek(!)lerin kadınlar hakkında akıl almaz laflar etmesi, cinayet faillerinin cezalarının caydırıcılıktan çok uzak olması, mahkemelerin de konuya yan gözle bakması, seri cinayetlerin işlenmesine yol açıyor.
Bu gidişe dur diyecek yer, hiçkuşku yok ki, millet adına görev yapan ve TBMM çatısı altında milletten maaşını alan milletvekilleridir.
Çok net ifade etmek istiyorum…
Konu, biran önce TBMM’e taşınmalı ve gereken ne ise en etkili bir olacak şekilde yapılmalıdır.
Kadınlar, konuyla ilgili düşünce ve protestolarını zaman zaman gösteriyorlar.
Ne yazık ki bu gurupların karşısına hemen her zaman polis gücü çıkıyor, engelleniyorlar.
Failler konusunda ibret verici cezalar yanında, olmazsa olmazlardan biri de, kendini kadın öldürmekle erkekliğini kanıtladığını sanan bu zihniyetin nedenlerinin de araştırılması ve ona göre de önlemlerin alınmasıdır.
Son yıllarda kadın cinayetlerinin artmasındaki önemli nedenlerden biri, kabul edilir olması mümkün olmasa da, ailelerin yaşadıkları ekonomik sıkıntılar olabilir mi?
Ekonomik sıkıntıların verdiği çaresizliğin, cehalet ile birleşmesi sonucunda erkek gücünün canavarca bir tezahürü olabilir mi?
Ya da kendini dünyaya getiren kadını, kendi emrine köle gibi gören ve “Karnından bebeyi, sırtından sopayı eksik etmemek” gibi insanlık dışı bir anlayışın sahibi olan bazı manyakların söylemlerinden etkilenmiş olabilirler mi?
Bir erkeğin bir kadını ya da bir kadının bir erkeği çileden çıkartması cinayet nedeni olamaz, olmamalı da.
Hem inancımıza aykırı hem de insanlığa aykırı bir durum. Asla kabul edilebilir değildir.
XXX
En son olarak konuyla ilgili saygın sanatçı gurubu da söylemleri ile kampanya başlattı, izliyorum. Bunlardan biri de Demet Evgar…
Yayınladığı mesajında “Ülkemizde her gün üç kadın bir veya daha fazla erkek tarafından öldürülüyor. Orta çağı anımsatan bu manzara karşısında çağdaş ve ilerici bir Türkiye hayal etmemizi beklemeyin bizden. Her canlı gibi her kadının da doğarken sahip olduğu yaşam hakkını elinden alanlara bir dur deyin artık. Bu utancın acilen Meclis’e özel gündem maddesi olarak getirilmesini istiyoruz.” diyor…
Daha benzer birçok mesaj yayımlandı.
Elbette kadın dayanışması içinde verilen mesajlara, erkeklerin de destek vermesi gerekmez mi?
Hiç kuşkunuz olmasın, vermeliler, vermek zorundayız. Cehaletin pençesinde kalmış erkek toplulukların, toplum içindeki etkinliklerini aza indirmeli hatta yok noktasına kadar taşımalıyız.
Bu amaca yönelik olarak, başta kendi gazetem de olmak kaydıyla…
“Ülkemizde yaşanan utanç verici kadın cinayetlerini mecliste taşıyarak, özel gündem maddesi olarak görüşülmesini istiyoruz” spotu ile bir kampanya başlatmalıyız diye düşünüyorum.,,
Sayın Recep Bulut, Sayın Canan Bayram ve Sayın Mustafa Cengiz…
Lütfen gazetemiz adına bunu gündeme getirip bir düşünün ve Türkiye’de bu konuda kampanya başlatan ilk gazete olma niteliğini de kazanalım…
Ayrıca…
Memleketimizde ne kadar aklı başında, saygın kesim var ise, onları da her hangi bir platformda bu kampanyaya katılmalarını öneriyor ve bekliyorum…
Değerli okurlar…
Konu, toplumsal ve kangren olmuş vaka durumundadır. O halde çözümünün bulunmasına da toplum olarak katkıda bulunmak zorundayız…
Unutulmamalıdır ki…
Hepimiz bir anadan doğduk…
Hepimizin eşi var…
Kepimizin kız ve erkek kardeşleri var…
Çözüm de elbette büyük bir olasılıkla toplumun kendindedir.
Benim kanaatim bu…
Toplum bu işe gözünü kırparak bakarsa, yetkililer de hiç kuşkunuz olmasın ki kör bakarlar, yetilileri uyarmak da toplumun görevidir, her türlü engellemelere rağmen.
XXX
Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Göksel Aşan'ın paylaşımını okudum…
Dünyasını mı değiştirmeye niyetli yoksa bir yere mi gidiyor anlamadım ama gerçekten güzel bir dize, ben de buradan sizinle paylaşmak istedim, çünkü çok beğendim doğrusunu isterseniz…
XXX
"Giderayak işlerim var bitirilecek, giderayak.
Ceylanı kurtardım avcının elinden
ama daha baygın yatar ayılamadı.
Kopardım portakalı dalından
ama kabuğu soyulamadı.
Oldum yıldızlarla haşır neşir
ama sayısı bir tamam sayılamadı.
Kuyudan çektim suyu
ama bardaklara konulamadı.”