Yine Yüce İslam’ın nurlu pınarından rahmet yudumlayanlardan, iffetli, haline şükreden samimi biri Medine’de bütün namazlarını Allah Resulü’nün arkasında kılmaktan haz duyan sahabenin hayatından örnekler.
Günlerden birinde malik olduğu, ancak bir entarisinden başka hiçbir elbisesi yoktu, hatta yamalı ve çürümüş bir entarisi olduğu halde bütün namazlarını, yine iftihtah tekbirini dahi Hz. Resul ile birlikte haz duyardı.
Bir gün yine Allah Resulü’nün arkasında namazını kılar.
Duadan sonra evlerine gidecekleri sırada Hz. Peygamber Efendimiz (SAV) “nasılsın” diye durumunu sorar, cevap olarak “hamdolsun Allah’a şükürler olsun işte yaşıyoruz” diye mukabelede bulunur.
Rahmet Peygamberi o şahsın durumunun elem verici olduğunun farkına vararak kendi evindeki yeni bir gömleği getirmesi için bir sahabe gönderir.
Sahabe gömleği Peygamberin evinden getirerek o şahsa Hz. Peygamber giydirir.
Gömleği giyen adam evine döndüğünde adamın ailesi gömleğin Hz. Resul’e ait olduğunu bilir.
Hz. Resul’e ne dedin de Peygamber sana gömleği vermiştir.
Bu durumdan oldukça üzülen hanım efendisine öyle bir tehditte bulunur ki hanımın efendisi ne yapacağını şaşırır ve nihayet efendisine yönelerek:
“Yoksa sen Allah’ı Peygamber’e mi şikâyet etinde Peygamber durumuna acıyarak sana gömleği vermiş olmasın.”
Bu durumda kadının kocası, ailesine “Vallahi ben bu konuda Allah Resulüne şikâyette bulunmadım.”
Bunun üzerine kişinin hanımı efendisine “Peki neden Peygamber gömleğinin sana verdi?” bunun üzerine gömleği Allah Resulünden alan kişi yemin “Yemin ederim ki hayatta bulunduğum sürece bana Peygamberin verdiği gömleği giymeyeceğim, ancak onu ben öldükten sonra bana kefen olarak sarın” diye ifade ederek hanımından özür diledi.
Not: İşte Allah’ın verdiği nimete karşı halini kimselere bildirmeyip, yalnız Allah’ın verdiği nimete karşı kulluk görevlerini harfiyen yerine getiren bir abide örneği olarak inananlara bir öğüt olmaktadır.
Yüce Mevla cümlemizi haline şükredenlerden eylesin.