MİSAFİR
El göğüste hep divan durulur misâfire,
Öğretmişlerdi bize, olmaz saygıda fire.
Güler yüzle her zaman kapıda karşılanır,
Evin en güzel yeri onlara bağışlanır.
Kuş tüğün den minderler altlarına serilir,
Rahat yaslansın diye sırta yastık verilir.
Hürmetli olmalıdır illâ yaşlıya, gence,
Misafir kalbi bilki ,incedir, Kıldan ince.
Ona tatlı dil ile muhabbet bir âdettir,
Misafire güler yüz en büyük ibadettir.
İkram etmek bir töre, ev halkına yaraşır,
Misafir kısmetini kendi yanında taşır.
Allahım hanemizi misafirle tazim et,
Misafire ikramın güzelini nasibet.
Kıldan ince kalbini almayı kısmet eyle,
Misafirden değerli var mıdır bilmem,böyle.
Her gün,her an gelse de çatılmaz aslâ kaşım
Yeri var misafirin başım üstünde, başım..
Önce bir telefon çalar.
-Alo Fadimanım, eğer müsaidseniz size gelmek istiyoruz.
-Vo görüyonnu Hikmetapba, boğon biz iltimgile söz virdidik. Gusura galmazsanız yarın buyurun.
Ev sahibi dâvet etmez ama Hikmetapbalarının canı istemiştir. Yine telefonla izin ister.
-Ev sahibi gönüllü gönülsüz
-Babamızda boğon giç gelecek amma gine de buyurun.
Söylediğine söyleyeceğine pişman olan misafir Hikmet hanım eşi ve çocuklarıyla yolu tutarlar. Geldikleri apartmanın kapısı kilitlidir zile basarlar.
-Kimo, sesine.
-Bizik, diller ve kapı açılır, asansörle daireye çıkarlar
bu seferde evin kapı zilini çalarlar. Orası da açılarak ev sahibi hanım buyurun der. Üç engelde aşıldıktan sonra nihayet misafirliğe gelinmiş olur. Misafir odasına alınan misafire, ne içersiniz sorusuna zahmet etmeyin cevabından sonra, ev sahibi kadın mutfağa yerleşir. Bu arada ev sahibi Memedâ konuşmayı başlatır.
-Nasısınız İsmâlâ
-İyiyik Allaşükür, siz nasısınız.
-Bizde ölmüycek gader,, hındır hıt idare idiyok.
-Allah iyilikten ayırmasın.
-Sen nasısın yinge
-Teşekkür iderim abi.
Ve bir sessizlik çöker, herkes yutkunur, yutkunmanın sesleri cukkurtu şeklinde odada yankılanır.
Misafire bir utanma duygusu gelir.
Ev sahibi Memedâ
-Bu senede havalar iyi gidiyo demi diyerek havadan sudan laf açar.
Misafir
-Evet Allah fakir fukaranın yüzüne baktı da havalar, derken
Ev sahibi Memedâ
-Fâkir, fukara didin de aklıma geldi, memullara zam varıdı bide şu habelleri dinnesek mi der.
-Olur, cevabını alınca
Televizyondaki tüm kanalların haberleri alınır ve nihayet evin hamarat hanımı elinde çay tepsisiyle görünür.
Misafir kadının her ne kadar “bu kadın börek mi açıyor niy buzamana mantı bile dolardı” diye içinden geçirse de yüzü birazcık güler. Çünkü kadın kadına iki çif laf edeceklerdir.
-Tam misafir görüyonnu sanada zahmet virdik.
-O nası söz, gusura galman demeye
Memedâ
-Susun, habelleri siyridiyok diyince herkes sus pus olur-
ister istemez gözler televizyona dikilir. Nihayet haberler biter.
O arada spor haberlerine gelince, bir fanatik galatasaraylı olan ev sahibi Memedâ elinde gumanda odanın havasına hakim, heyecan doruk noktada maç izlenir. Her fâulde hiddet, her gol tehlikesinde heyecan, güp oturup güp kalkmalarla misafirin yüreği ağzına gelir ve zaman hayli ilerler. Misafir eşler göz göze gelir işaretleşirler ve;
-Ee gâri bize müsâde
Memedâ;
Oturuyorduk daha vakit irkendi.
-Yok sağolun size zahmet virdik. Çocukların okulu ni var biz anca giderik der ve kalkarlar.
Ev sahibi kadın yıldırım gibi kalkar mutfaktan şekerliği kaptığıyınan gelir, birer şeker tutar.
-Kusura bakmayın, böyle olmadı gine beklerik.
-Onası söz, gusura galacak noğördünüzki, bizde sizi beklerik. Hadin Allahaısmarladık.
-hadin güle güle
İşte günümüz misafir ve misafirliği.
Bende derim ki, hey gidi evleri yanyana, insanları can cana yaşanan devir. Merhum Mehmet Akif’in bir mısrasıyla sözü bağlamak istiyorum. Gül devrini bilseydim onun bülbül olurdum
Yarap beni daha evvel getirseydin nolurdun
MİSAFİRİN
Misafire hürmet sevaplar başı
Azıtma çehreni tatlı dil taşı
Elin kanda ise terkeyle işi
Daima yanında dur misafirin
Misâfir sahibi hiç görmez dar’ı
Verir esbabını Hüdayı bârî
Bir teklif ederse vüs’at muhtarı
Süratle işini gör misâfirin
Misâfirden evvel atına bakın
Arpayı saklayıp kâr etme sakın
Maazallah çarpılın hışmına Hakk’ın
Eyleme kalbini dar misâfirin
Misâfirler bilgin, çok ârif olur
Yem yemeyen atın dilinden bilir
Misâfirsiz eve Hızır’mı gelir
Ne yap yap gönlüne gir misafirin.
İster çingen olsun isterse fellâh
Hizmet et şerefin eksilmez billâh
Kur’an’da buyruyor Hazreti Allah
HÜZNÎ BABA