SANCIYI KESME
İnsanların ve hayvanların sancılarını kesebilmek için el alınmış olması gerekir. Elverme her zaman olmaz. Sancıyı kesmede elverme, belki milyonda bir kere rastlanılacak bir olaydır. Bir köpeğin, köpek leşini yerken görülmesi hâlinde el verilir.
Olaya şahit olan elverici, elvermek istediği şahsa olayı gösterdikten sonra: “Sana elimi veriyorum,” der.
El alan kişi, insan ve hayvanlardaki sancıyı kesmek için üç İhlas, bir Fatiha sûresini okuyarak hastanın yüzüne üfler. Hasta esnerse, sancının geçtiğine inanılır.
TATARCA KESMEK
Küçük çocuklarda görülen bir çeşit sancılı hastalığa “tatarca” denir. Bu hastalığı tedavi edecek kişi el almış olmalıdır.
Bir odanın içinde insanlar kenarlara dizilerek otururlar. Hasta çocuğu, anne veya babası yönü kendilerine dönük olmak üzere kucaklarına alırlar. Çocuğun sırtına bir ekmek tahtası konur. Tedavi edecek şahıs, uzun bir çubuğa at gibi binip, eline de bir sopa alır. Atını sürerek ortaya gelir. Oradaki hazır bulunanlara şöyle bir soru yöneltir:
— Burdan bir tatarca geçti, gördün mü?
— Görmedim.
Bu cevaptan sonra atını koşturarak, aynı soruyu başkalarına da birkaç kez sorar. Yine hep aynı cevap verilir.
Tedavi edici şahıs, bu arada yeniden aramalara başlar:
— Biraz önce şuradaydı! Nereye gitti, nereye saklandı? Onu neden saklıyorsunuz?..
Bu arada hasta çocuğun bütün dikkati, tedavi ediciye odaklanmıştır. Tedavi edici, bu sefer çocuğu kucağında tutanın yanına gelerek:
— Az evvel şurdan bir tatarca geçti. Gördün mü?
— Görmedim.
— Nasıl görmedin? Daha yeni önüm sıra kaçıyordu!
— Görmedim.
— Görmüş olmalısın!
— Görmedim diyorum!
— Yalancı! Gördün de saklıyorsun. İşte gidiyor! Dur, kaçma. Şimdi seni tutacağım. Tuttum! Kesiyorum, kestim!..
Elindeki sopasını olanca gücüyle çocuğun sırtındaki tahtaya vurur. Çıkan sesten çocuk irkilerek ağlar.
AYGIRYELİ TEDAVİSİ
Küçük çocukların mide ve bağırsaklarında sıkça meydana gelen gaz oluşumuna “Aygıryeli” denilir. Çocukların sürekli diş gıcırdatmasıyla, bu hastalığa yakalandıkları anlaşılır.
Bu hastalığı tedavi etmek için, bir takım sûreler okunduktan sonra çocuk, at, eşek, katır gibi hayvanların karınları altından geçirilir.
Bir tarafta tedavi edici, diğer tarafta hastanın bir yakını bulunur. Tedavi edici, okumasına devam ederek hastayı diğer taraftakine uzatır. Hasta, kendisine getirildikten sonra bu eylem iki kere daha uygulanır.
Böylece çocuktaki hastalık, o hayvana verilmiş olur. (SON)