Çıktım Garadağ’a baktım etrafa
Her taraf buradan rahat Görünür
Tektek anlatayım gördüklerimi
Gödahar Saçgalık ova Görünür
Doguda Daşguyu hem Yozeşmesi
güneyde Aharca Cücün Çeşmesi
Bu mevsimde güzel olur gezmesi
Depe Guyu Üç Çardaklar görünür
Göguyu’da üç sürü goyun sağılır
Goyun meler kuzularla dağılır
Yiğit çoban ağasıyla anılır
Aşılık’tan bütün Güzlek Görünür
Gölün suyu erken biter yetişmez
Yağmur yağar ateş yanmaz tutuşmaz
Her yaylanın yeri belli taşınmaz
Gara Osman Oğlunun Yurdu görünür
Gurt İni, Kayalık çıkmak zor olur
Sürünün bir ucu Pöhreh’i bulur
Sabah erken kalkan yaylaya gelir
Tay Osman, Kevenli çok hoş görünür
Böyük Depe Çayırlığ’a poz verir
Acı Pınar suyunda biraz tuz verir
Büyük Harman çifçilere haz verir
Masır’ın Pınarı Küllüdepe görünür
Davşan Depesi’nde yayla yolunda
Çipil, Kepir, Avan Oğlu Belinde
Daşlı Depe Gömürgen’in dalında
Cida’nın Çayırı, Filiğ’in Hozanı Görünür
Hollak, Çökükler’de Purun Başında
Çorah vardır toprağında daşında
Katip’in Çardağını almış döşünde
Ala Deli’nin Ağlı, Sazlık görünür
Hacı Çirkin’in Döllük Yeri, Tombul’un Dere
Ganışıh Göl Yeri kuytu bir yöre
Meşelik Orta Köy gittim bir kere
Seydin Ali, Keklik Oğlu Görünür
Tatar Deresi’nde yolcu dinlenir
Tarlalar sürülür bağlar bellenir
Goç gatımı goyunları döllenir
Akkışla, Bünyan’dan yakın görünür
Guş Gayası Kuşlar Öter Beslenir
Garabaş goyuna çoban seslenir
Topah Daş’ta Elmalıya yaslanır
Biraz yukarıda Kale Görünür
Pöhrek’ten çıkan su her şeye yeter
Kız Ölen Dere’de keklikler öter
Büyük Arkaç derler ne otlar biter
Kuru Dere A Dere Görünür
Melek Dellenen Yurt goyuna arhaç
Pişirir pilavı bir gara bahraç
Çobanı ederler başlarına taç
Boklu Yayla, Sazlık dahi görünür
Cin Deresi uzar gider aşşağı
Köprü olur üstüne ebem kuşağı
Çıkar yaylasına oğul uşağı
Sıyırmalı, Dikili Daş görünür
Cehennem Deresi davşan yatağı
Hınzır Dağı’dır köyün otlağı
İki Yol Gibiden aştım Yurtlağı
Ta uzaktan Erciyes’te görünür
Göl Yeri, Bucak da, Yamaç, Düz Pınar
Ağustos ayında her taraf yanar
Bu aylarda yayla güzlege iner
Askerin Çat, Zippelik Görünür
Ali Karaaslanım aşıh köyüne
Özlem duyar torağına suyuna
Ankara verilmiş benim payıma
Dünyadan ahirete bir yol görünür.
Ali Karaaslan
GÖMÜRGEN
Anam babam vardı yaşadı gitti
Bütün hayallerim yok oldu gitti
Beni de evimden yurdumdan etti
Senden hesap soracağım Gömürgen
Kuzu koyun yaylasına çıktı mı
Yurdun karı eridi mi kalktı mı
Seller coşup derelerden aktı mı
Seni biraz yoracağım Gömürgen
Gençlik yıllarımı uğruna verdim
Benim güzel köyüm vatanım dedim
Biraz suyun içtim ekmeğin yedim
Az da olsa karacağım Gömürgen
Daglara sığmazdı koyunun kuzun
Peşine giderdi gelinin kızın
Duydum ki çoğalmış ördeğin kazın
Kanadını kıracağım Gömürgen
KaraaslanIM uzaktan duyulmaz sesim
Yeter mi bu sene samanın kesin
El-alem sevmesin ne derse desin
Bir gün sana varacağım Gömürgen
Ali Karaaslan
**
KÖYÜM
Bahar gelir çiçekleri kokardı
Derelerden güzel sular akardı
Bütün köylü yaylasına çıkardı
Yaylası vardı benim köyümün
Dertleşirdi kuzu ile koyunu
Türkmen aşireti bilir soyunu
Arzularım toprağımı suyunu
Pınarı vardı benim köyümün
Mert olurdu delikanlı yiğitler
Büyükler verirdi gerçek öğütler
Sallanırdı kavak ile söğütler
Rüzgârı vardı benim köyümün
Vermezdi paraya o kadar değer
Aç durur kadere boynunu eğer
Yalan yere değil gerçekten sever
Sevgisi vardı benim köyümün
Bakmazdı kimsenin namus arına
Yapardı işini koymaz yarına
Gökten rahmet diye yağan karına
İnancı vardı benim köyümün
Karaaslanım nasıl izah edeyim
Kısmet ola ben köyüme gideyim
Böyle bir millete ben ne deyim
Saygısı vardı benim köyümün
Ali Karaaslan
GÖMÜRGEN
Türkmen ellerinde YOĞURT BAYRAMI,
Ünlüdür yoğurdun şirin GÖMÜRGEN.
Ram olanlar sana çeker mi gamı?
Kazınır tarihe yerin GÖMÜRGEN
Meler anasına hep körpe kuzu,
Enginde-yüksekte yayılır yozu.
Nergis, çiçek açar gelince yazı
Eser seher yeli serin GÖMÜRGEN.
Lale, sümbül olur yüce dağları,
İçinde yoğurdun tereyağları,
Yaralara ilaç gönül bağları,
Oluyor dostluğun derin GÖMÜRGEN.
Gidince yaylaya kurar çadırı,
Usulü, töreyi,.. bilir hatırı.
Rahman’ın emriyle yazar satırı,
Terbiye, asalet kârın GÖMÜRGEN.
Bezirgân olunca düştün mü dara?
Aslın OĞUZ’dandır ta nerden nere!
Yoğurt sebilindir şu konuklara,
Riyakâra vermez sırın GÖMÜRGEN.
Aşık ozan gelsin vursun teline,
Manalı sözüne, tatlı diline
Irmaklar karışsın sevgi seline
Namerde gitmez ki varın GÖMÜRGEN.
Ak-kara koyundan sağılır sütler
Hazırlanmış kova kova yoğurtlar.
Otağa toplanmış nice yiğitler,
Şu koca cihanda erin GÖMÜRGEN.
Gelsin gönüllere tahtı kuranlar,
Edebi, erkânı iyi bilenler.
Lehçede, lisanda sevgi bulanlar,
Dursun yüce dağda karın GÖMÜRGEN.
İçimizde olan baylar, bayanlar
Naçiz SULTAN SEYYAH sizi selamlar.
İbret harmanında darda kalanlar,
Zalimler her zaman sorun GÖMÜRGEN.
Ramazan KABAKTEPE