14 Mayıs’tan sonra 28 Mayıs’ta geride kaldı.
Aylardır konuşulan, üzerinde çokça tartışmanın yaşandığı “Aday olur, olamaz!” sürecinin ardından aday olarak 2023 Seçimlerine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımı ile öncesinde Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte 4 sonrasında 2 adayın çekiştiği Cumhurbaşkanlığı seçimleri de geride kaldı.
Daha önce bildiğiniz üzere Cumhurbaşkanlığı ve TBMM için milletvekilliği seçimleri bir arada yapılmış ancak, ilk turda adaylardan hiçbirisi yeterli yüzde 50+1’i bulamadığı için seçim 28 Mayıs itibarı ile 2. tura kalmıştı.
Türkiye ilk kek böyle bir heyecan yaşadı.
Yarış deyim yerinde ise “Sıfırdan başladı!”
BİR KAYSERİ KADAR OY SAYILMADI…
Tamı tamına sandığa gitmeyen 8.4 milyon seçmen ile birlikte ilk turda sayılmayan 1 Milyon 036 bin 565 oy ile birlikte Sinan Oğan, Muharrem İnce ve yeni oy kullanacak olan 47 bin 523 seçmen ile birlikte toplam 12 Milyon 498 bin 853 seçmen üzerinde çalıştı iki adayda.
İlk turda sayılmayan oy sayısına bakar mısınız?
Nerede ise bir Kayseri’nin oyu kadar…
Vatandaş sağduyulu davrandı.
Madem ki seçimler 2. Tura kaldı diyerek gitti sandık başına ve oyuna sahip çıktı.
Ülkesinin geleceğini oyladı.
Kendisinin geleceğini oyladı.
Sonunda millet iradesi tecelli etti.
Milli irade galip geldi…
Ve…
28 Mayıs seçimleri de sona erdi.
Ülkemize, milletimize, vatandaşlarımıza hayırlara vesile olsun inşallah.
SEÇİM VAATLERİ…
Herkes bu konudan şikayetçi aslında.
İnsanımızın insanca yaşaması için ille de bu ülkede seçim mi olmalı?
Bu ülkeyi nerede ise çeyrek asır yönetenlerin illaki seçim gelince mi vatandaşı aklına gelmeli.
İlla ki muhalefetin vaatleri, ya da birilerinin hamasi söylemleri mi etkili olmalı vatandaşın hak ettiği insanca yaşaması için gereken ücreti alabilmesi, alın terinin karşılığını bulabilmesi için…
Zira yıllarca üç beş kuruşa talim edenler muhalefetinde zorlaması ile önce EYT ile ilgili gelişmeler ardından Asgari ücret, Emekli maaşları, bayram ikramiyeleri olmak üzere epey bir gün gördü.
Peki enflasyona bu rakamlar dayanır mı?
Zor dostum zor…
SAYGI DUYMALIYIZ…
Herkes herkese saygı duymalı.
Tüm seçim kampanyaları boyunca herkes kendi misyonu gereği söylemesi gerekeni söyledi.
Fırsatı olduğu kadar meydanlara çıktı.
TV’lerde boy gösterdi.
Medya’yı ve özellikle de Sosyal medyayı kullandı adaylar.
Yapacaklarını anlattı.
Yapılanları eleştirdi.
Muhalefet iktidara, iktidar muhalefete yüklendi.
Herkes göbeğinin attığını söyledi.
Zaman zaman kantarın topuzu kaçmadı değil.
Yakışmayan, şık olmayan kelimeler kullanıldı.
KEŞKE OLMASA İDİ…
Neler söylenmedi ki meydanlarda.
Gelmişinden, geçmişinden, iğneden ipliğe kadar.
Herkes herkesle ilgili çok şey söyledi.
Şık olmadı elbette ki de bazı söylemler.
Yakışıkta almadı elbette ki de…
Son dakikada SMS iptalleri ama Arap seçmene gönderilen SMS’ler ve daha neler neler yaşandı son dakikada mitinge dönüşen Cami ziyaretleri dahil.
En tehlikelisi de bu….
“Sana yasak ama bana her şey serbest”
Türkiye böylesi bir ortamı demokrasi tarihinde ilk kez yaşadı…
Nihayetinde bu bir seçim süreci ve geride kaldı.
Bunların yansıması da doğal olarak sosyal medyada oldu.
Ve… Bunlar her zaman gündemde olmaya devam edecek şu veya bu şekilde.
Her iki tarafından troller ordusu elinden geldiğinde karşı tarafı yıpratmak adına elinden geleni yaptı.
Bel altına bile inildi zaman zaman.
Üzücü şeyler paylaşıldı.
Montajdı değildi derken final dün yapıldı nihayet.
Bu saatten sonra herkes kendi işe bakacak.
Herkes kendi yoluna gidecek.
Herkes iradeye saygı gösterecek.
EKONOMİDEN TUTUNDA…
Karşılıklı suçlamalar içerisinde neler dillendirilmedi ki?
AK Parti iktidarının 21 yıllık süreçte yaptıkları, yapamadıkları, ekonomiye dair tüm rakamları ortaya kondu.
Yatırımlar, ihaleler, belediyelerde yaşananlar, aklınıza gelebilecek her şeye dair bir çok konu başlığı dillendirildi.
Cumhur İttifakı da Millet İttifakının başarılı olamayacağını bu kadar bileşenle bir işleri başarmanın mümkün olmadığını ifade ederken epey ağır ithamlarda bulundu.
İşin boyutu karşılıklı terör örgütleri ile yapılan işbirliklerinin suçlamalarına kadar vardı.
Ekonomi ile başlayan süreç sanırım yine ekonomi ile bitecek.
Zira bu saatten sonra vatandaşı ilgilendiren şey cebine girecek rakamlar ve yaşam standardı olacak.
Zira verilen sözler var ve bu tabelaya yansımalı.
SEÇİM BİTTİ… GEÇİM ZAMANI…
Türkiye’nin bir gerçeği var.
Millet olarak bir şeye endekslendiğimiz zaman onun ardına bırakırız her şeyi.
Bayramı bekleriz…
Seyranı bekleriz…
Hasadı bekleriz…
Özellikle iş alemi bunu yapar.
Büyük iş adamları büyük yatırımdan kaçar.
Dövizden korkar, “Ya patlarsa” endişesi vardır.
Ekonomiye dair hep bir endişesi vardır.
Nasıl olmasın milyar dolarlık fabrikaları milyon dolarla kaptı birileri öldüm pahasına…
Küçük büyük esnaf fark etmez.
Her ne kadar tarın sektörü kalmadı ise de hasadı beklerdi çiftçi.
Ona göre hesap kitap yapılırdı.
Aylardır şunu bekledi iş alemi.
“Hele bir seçim sonuçlarını görelim”
Seçim bitti önümüzde Kurban bayramı var.
Şimdi herkes ona endekslendi.
“Hele bir Kurban bayramını atlatalım!” söylemlerini sağda solda duymaya başlamışsınızdır.
Öyle ya da böyle bu saatten seçim bittiğine göre herkes için bitmeyen senfoni geçim başladı.
Rabbim herkesin yar ve yardımcısı olsun inşallah…
SEÇİM SONUÇLARINA DAİR…
Bu hafta içinde kısmetse birkaç gün daha bu seçim sonuçlarının yansımalarını bu köşede vermeye gayret edeceğiz.
Rakamlar vereceğiz.
Katılımın ilk tura oranla ikinci tur boyutunu.
İller ve ilimiz bazındaki değişiklikleri siz değerli okurlarımıza duyurmaya çalışacağız.
Ortaya çıkan tablonun artıları ve eksilerini dillendireceğiz.
Siyasilerin yorumları ile bu saatten sonrasına bir bakış atacağız.
Kapıdaki yerel seçimlere dair bu seçimin yansımalarının ne olabileceğine dair öngörüleri sıralayacağız.
Türkiye’de ömür biter, seçim bitmez.
Biz 14/28 Mayıs seçimlerini geride bıraktık sadece.
Önümüzde yeni yepyeni seçimler var.
Bu saatten sonra yapılması gereken sandık iradesine saygı duymak ve önümüzdeki seçimlere bakmak.
Türk insanının, milletimizin feraseti ve kararı her şeyden önce gelir ve her zaman saygı gösterilmesi gerekir.