Biz, Dolar kurunun yukarıya doğru Türk Lirasının da aşağı doğru hareketi üzerinden mavra
(Gevezelik) yapıyoruz ya…
Tam da yeri geldiğinde tekrar tekrar yazdığımız hikâyeye benziyor durumumuz ama o hikâyedeki
konuyu anlayan kimse ne yazık ki yok…
Hikâye şöyle idi hatırlayın…
Padişah, sık aralıklarla gerek saltanat israfından, gerekse gereksiz savaşlardan hazinede para
bitmeye yakın oluyor ya.
İşte tam o sırada tebaaya vergi salıyor, verginin türü, miktarı önemli değil.
Aradan birkaç zaman geçince, Sadrazamı çağırıp soruyor, durum ne?
Sadrazam, ülke genelinde verginin toplanmasından, milletin ödeme gücünün azalmasından dem
vururken…
Padişah soruya devam ediyor…
Kayseri’de durum nasıl?
Sadrazam; “Vallahi padişahım, orada hayat gayet güzel, herkes içinde gücünde, günlük hayatında
değişiklik yok” diyor.
Padişah; “Tamam, o zaman mesele yok, vergiyi toplamaya devam” diyor sadrazama…
Günün birinde yine bir vergi salıyor, yine çağırıp sadrazama aynı soruları soruyor ama bu kez
Kayseri’den değişik bir haber eliyor.
Sadrazam; “Vallahi padişahım, bu sefer değişiklik var ama endişe edilecek bi şey yok. Millet
vergilerden sonra sokaklarda çalıp oynamaya başladı” deyince, PADİŞAH sadrazama; “Derhal
vergileri geri çekin, eğer Kayserililer yerinden hareket ederse, taht elden gider” diyor.
Ve vergiler derhal geri çekiliyor…
Önceki yazımda da yazdığım gibi, Dolar’ın Türk Lirası karşısındaki değeri, yani kuru 9,19
seviyesindeydi.
Aynı gün, gün içinde 9,24’e kadar çıktı, bugün (Cumartesi) saat 10:10 sıralarında 9,2599
seviyesine döndü.
Benim cücük kadar emekli maaşım da o günden bu güne yaklaşık 5 lira daha aşağı indi…
Elbette ekonomideki hızlı dalgalanma bu şekilde, liyakatsiz yönetim de ülke başında olmaya
devam ederse, daha dövizde ne rekorlar göreceğiz kim bilir.
Aslında sevgili okurlar…
Dolar veya döviz cinsinden kıymetli paralar bizim neyimize desek de, ne yazık ki kazın ayağı öyle
değil…
Bakın elektriğe zam, doğalgaza zam kapıda…
Akaryakıta ise…
Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası (EPGİS) Genel Başkanı Fesih Aktaş’ın
verdiği bilgilere göre zam kapıda.
Çünkü…
Bugün kadar akaryakıtta uygulanan “Eşel mobil sistemi” 1 kapsamında, artan maliyetlerin
tüketicilere yansımaması için, kur ve petrol fiyat artışları ÖTV’den karşılanıyordu. Ancak gerek
kur gerekse petrol fiyatındaki aşırı artış, vergi oranlarında indirime yönelik marj (pay)
bırakmadı. Yani akaryakıt ürünlerinden alınan ÖTV sıfır noktasına kadar geriledi. Bu durumda
artan maliyetin vergi yoluyla karşılanmasının da sonuna gelinmiş oldu.
Bu durum şu demektir…
Gerek bir seferde, gerekse kısa aralıklarla akaryakıtta %50’ye kadar varabilen zamlar kapıda…
Akaryakıt…
Elektrik…
Doğalgaz…
Gibi ürünlere gelecek zamlar, üretimi ve lojistiği doğrudan etkileyeceğinden, sonucun da
doğrudan ve dolaylı olarak tepemize (sırtımıza binmesinden geçtik artık) kâbus gibi çökeceği
açıktır.
Artık Kayserilinin sokaklara çıkıp, klarnet, keman, cümbüş ve darbuka eşliğinde dokuz sekizlik
oyun havaları ile göbek atıp eğlenmeye başlamalarını, ülke ve millet olarak bekleyebiliriz.
Yani…
Mavra (Gevezelik) sınırını geçeli çok oldu…
Dipnot: “Eşel mobil” kelimesi, Fransızca bir kelimedir. Türkçe karşılığı “Hareketli ölçek” demektir. Fiyat veya ücret belirmesinde
hareketli bir ölçeğin kullanılması anlamına gelir. Yani fiyatların ve ücretlerin, arışlara göre otomatik artması anlamına gelir…