Bilmem kaçıncı olacak bu yazı kadına şiddet ve cinayetlere dair.
Son bulmasını bir yana daha da artıyor gün geçtikçe.
Bitmek bilmiyor.
Bitecek gibi de değil ne yazık ki…
ÖNEMLİ BİR TOPLANTI…
“Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele” İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı Vali Gökmen Çiçek Başkanlığında geçtiğimiz hafta gerçekleştirildi.
Yoğun gündem nedeni ile yazı bugüne kaldı.
Valilik Toplantı Salonunda yapılan toplantıya Vali Çiçek’in yanı sıra Vali Yardımcısı Şemsettin Erkaya, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Yüksel Yiğit, İl Emniyet Müdürü Kamil Karabörk, Aile Sosyal Politikalar İl Müdürü Vekili Cüneyd Özdemir, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Ortaya konan rakamların boyutu son derece üzüntü verici.
2020-2021-2022 RAKAMLARI
Vali Çiçek Toplantıda; “İlimize bağlı 16 ilçe ve il merkezinde 2020 yılında 6284 sayılı Kanun çerçevesinde adli merciler tarafından 8 bin 918 vakaya işlem yapıldığı tespit edilmiştir.
2021 yılında 10 bin 727 vakaya işlem yapılmış olup 2022 yılı içerisinde şu ana kadar işlem yapılan vaka sayısı ise 4 bin 88 olarak gerçekleşmiştir.
Kayseri Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürlüğü tarafından açıldığı günden itibaren 48 bin 675 adet vaka için işlem yapıldı” dedi.
PANDEMİ SÜRECİ…
Bakar mısınız?
2020 yılında günde ortalama 24.4 kadın şiddete maruz kalmış.
2021 yılında ise bu rakam 29.38.
2022 yılında ise ilk 8 aylık süreçte günlük ortalama 17 vaka daha.
Yıl daha bitmedi.
Görünen o ki Kadına Şiddet olayları tam gaz devam edecek gibi görünüyor.
Bahane hazır çoktan belki de.
“Ne yapalım pandemi sürecinde insanlar evde kalmak zorunda oldukları için ister istemez aile içi şiddet olayları da patladı!”
Peki sizce bu bir bahane olabilir mi?
ÇAĞRI MERKEZLERİ…
Kayseri genelindeki istatistiksel bilgilerin paylaşıldığı, şiddete uğrayan kadınların 112 Acil Servis, Sosyal Destek Hattı 183 ve KADES uygulamasından faydalanabileceklerinin belirtildiği toplantı sunumlardan sona erdi.
Evet…
Mor çatı dahil bir çok kadının sığınacağı yer var.
Ancak kadınların sığınacakları en güzel yer ve eşlerinin çocuklarının yanı hiç kuşku yok ki.
DUYARLILIK…
Kadınlara şiddete karşı, kadın cinayetlerine karşı bu toplum daha fazla duyarlı olmalı.
Her şiddet uğrayan kadın, her cinayete kurban giden kadın toplumsal bir yaradır ve bu yara ne yazık ki kanadıkça kanıyor…
Her geçen gün şiddet artıyor.
Her geçen gün Kadın cinayetlerinin sayısı artıyor.
Hem eğitim hem de duyarlılık şart bu konuda.
Efendimiz tarafından Cennetle müjdelenen başta Annelerimiz olmak üzere, karılarımıza, kızlarımıza, kardeşlerimize, akrabalarımıza ve hatta ve hatta tanımadığımız kadınlara karşı şiddetin türü ne olursa olsun son verilmeli.
Eğer insan olarak kendimizi vasıflandırıyorsak, öncelikle şiddet bitmeli ve cinayetler de son bulmalı…
Geçimle ilgili, geçinme ile ilgili sıkıntılar var ise her şeyin medeni bir yolu var.
Herkes bu çözümlere başvurmalı ve saygıyı, sevgiyi bitirdiysek eğer şiddet dilini seçmek yerine daha medeni yollar ile herkes kendi yoluna gitmeli…
Adına “Namus Kavramı” yaftası yapıştırarak şiddeti ve cinayeti tolere etmemeliyiz.
Zira; kadının yeri mezar, erkeğin yeri hapishane değildir.