Geçtiğimiz hafta içerisinde Mimarlar Odası Kayseri Şubesi “Deprem Sonrası” başlıklı bir basın bildirisi yayınladı.
Önemli satır başlarına dikkat çekti.
Şimdi bir kez daha “Gerçeklerle Yüzleşme Vakti” ifadesi kullanıldı açıklamada.
Mimarlar Odası Kayseri Şube başkanı Murtaza Er, yaşanan deprem felaketi nedeni ile en büyük hassasiyeti gösterenlerden birisi.
Bölgedeki çalışmaları da son derece önemli.
İlimize dair atıfları da dikkate alınması gereken önemli satır başları.
Eğer ki kısa ya da uzun vadede ilimizde olası bir başka facia yaşamak istemiyorsak…
NELER YAŞANMIŞTI?
Mimarlar Odası Kayseri Şubesi önce yaşananları özetliyor.
06.02.2023 tarihli yerel saatle 04.17’de Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.7 büyüklüğünde ve yine aynı gün 13.34’te Elbistan merkezli 7.6 büyüklüğünde iki büyük deprem meydana gelmiştir.
Depremler Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu, İç Anadolu ve Akdeniz’de geniş bir alanı kapsayan bölgede hissedilmiş ve Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Osmaniye, Şanlıurfa gibi illerimizde ciddi yıkımlara neden olmuştur. Bu depremlerin yaraları sarılmadan 20.02.2023 tarihinde yerel saatle 20.04’te Büyükçat-Samandağ Hatay merkezli 6.4 büyüklüğünde bir deprem daha meydana gelmiştir.
27.02.2023 tarihi itibariyle AFAD verilerine göre 44.374 vatandaşımız hayatını kaybetmiş yüz binlerce vatandaşımız yaralanmıştır. TÜİK verilerine göre bölgede 14.013.196 vatandaşımız bu depremlerden etkilenmiştir. Bu süreçten etkilenen tüm vatandaşlarımıza bir kez daha geçmiş olsun derken kaybettiğimiz vatandaşlarımız için milletimizin başı sağolsun.
MİMARLAR ODASI OLARAK…
Başkan Murtaza Er, ilk günden itibaren gösterdikleri duyarlılığa dikkat çekerek Mimarlar Odası Kayseri Şubesi olarak depremin olduğu ilk andan itibaren acil olan temel gıda, giysi yardımı, arama kurtarma ekiplerine destek ve hasar tespit çalışmalarına destek anlamında bölgede ve ilimizde aktif olarak sahada bulunduklarını belirtiyor.
“Afetlere karşı güvenli yapılar ve sağlıklı çevre için hepimizin gerçeklerle yüzleşme vaktidir.” şeklinde konuşan Er, Mimarlar olarak her zaman bu hassasiyet içerisinde göreve hazır olduklarına da vurgu yapıyor açıklamasında.
Son derece önemli Mimarların görev ve sorumluluğu.
Geçmişten günümüze ve geleceğe bir köprü kurmak aslında onların yaptıkları yaşanılası modern kentlerin inşası bağlamında.
Yaşamak kadar bir anlamda yaşatmakta görevleri…
“MİMAR ÇADIRI”
Yardım çalışmaları kapsamında örnek bir uygulama ile depremzede vatandaşlarımız için Kahramanmaraş’ta “Mimar Çadırı” kampanyası ile barınma ihtiyaçlarını karşılamak adına geçici yaşam alanları oluşturan Mimarlar Odası Kayseri Şubesi bölgeye yakın konumda bulunan bir kentin meslek odası temsilcileri ve artçı sarsıntıları anlık hisseden bireyler olarak görev ve sorumluluk bilinci içerisinde bölgeye her türlü yardımı sürdürerek çalışmalarına devam etmekte.
Şube olarak yine deprem sürecinde bölgeyi terk edip kentimize yerleşmiş olan depremzede vatandaşlarımızın da her türlü yardımlarına yetişmeye, yaralarını sarmaya çalışacaklarına da değinen başkan Er, büyük bir hassasiyet gösteriyor yönetimi ile birlikte yaşanan felakete karşı.
“DEPREM COĞRAFYASI”
Bu bir realite.
Ancak ne yazık ki toplum olarak başımıza gelmeden her şeyde olduğu gibi Depremi de hatırlamak gibi bir duyarlılığımız yok maalesef…
Bu bağlamda başkan Er’de bir hatırlatmada bulunuyor.
“Üzerinden 23 gün geçmiş ve raporlama ve belgeleme çalışmaları devam ederken geldiğimiz süreçte deprem gerçeği ile bir kez daha yüzleşme ve sorgulama fırsatı bulduk.” Diyerek sözlerine devam ediyor; “Deprem coğrafyası” nda yaşayıp ne yazık ki tüm acı tecrübelerimize rağmen “depremle yaşamayı” henüz öğrenememiş bir toplumuz.
Zaman zaman dile getirdiğimiz bu gerçeği, böylesine büyük acıları yaşadığımız bu süreçte bir kez daha gündeme getirmek istiyoruz. “Depremle Yaşamayı” öğrenmek, sağlıklı çevre ve güvenilir yapı üretimi için bu sürecin tüm paydaşları sorumluluk almalı ve yapı üretim sistemimizi en baştan değiştirmeliyiz.
EN VURUCU CÜMLE…
“Bu amaç çerçevesinde yapılması gerekenleri maddeler halinde kamuoyu ile paylaşıyoruz.” açıklamasının aslında en önemli ve vurucu cümlelerinden birisi şu:
“Bu büyük faciadan ders alıp bu konunun ülke politikası haline getirilmediği takdirde gelecekte olması muhtemel diğer depremlerde de ne yazık ki yine aynı acılarla karşılaşacağımızı belirtmek isteriz.”
Evet…
Bu konu ülke politikası olmalı.
Politikacılar değişse de ülke politikaları değişmemeli ve kalıcı olmalı.
MİMARLARIN ÖNERİLERİ…
Peki ne öneriyor kayseri mimarlar Odası.
İşte size 16 önemli konu başlığı.
1-Geçici barınma alanları doğru kurgulanmalıdır.
2-Şantiye şefi sahada olmalı ve Şantiye şefliği sadece kağıt üstünde bir imzadan ibaret olmamalıdır.
3-Kentsel dönüşüm amacına uygun yapılmalıdır.
4-Kentsel dönüşüm projeleri ve kamu yapıları yapı denetimden muaf tutulmamalıdır.
5- Plan öncesi jeolojik raporlar için bilim kurulu oluşturulmalıdır.
6- İmar affı suç olarak görülüp ülke gündeminden çıkarılmalıdır.
7- Her kentin deprem Master planı oluşturulmalıdır.
8- Ülkemizde konutlar yatırım aracı olmaktan çıkarılmalıdır.
9- Yapı kullanım izin belgesi bulunmayan yapılarda oturulmasına engel olunmalıdır.
10-Mevcut yapı envanteri çıkarılmalıdır.
11- Geçen zamanla iyileştirilen ancak son deprem ile yeterliliği tartışmaya açılan deprem yönetmeliği yeni değerler ile revize edilmelidir.
12- Kamuda denetimi sağlayan teknik personel sayısı artırılmalıdır.
13-Denetim yapacak teknik insanların yeterliliği kontrol edilmelidir.
14- Deprem sonrasında hasar gören kültürel mirasımızın yeniden inşa edilmesi adına koruma mevzuatına uygun çalışmalar yürütülmelidir.
15-Belediye meclislerinde teknik insan şartı getirilmelidir.
16-İnsanlarımızı denetimi yapılmış güvenli yapılarına yerleştirdikten sonra “Depremle Yaşamayı” öğretecek eğitimler verilmelidir.
AKLIN YOLU BİR…
Bugün size konu ile ilgili en etkili ve yetkili birimlerden birisinin yani Mimarların oda olarak başkan Murtaza Er, vasıtası ile görüşlerini paylaştım.
Aklın yolu bir.
Herkes önce makamını, mevkisini, koltuğunu değil vatanını, milletini, vatandaşının can ve mal güvenliğini düşünmek zorunda.
Yapılması gerekenler ve yapılabilecekleri Aklı Selim zaten her fırsatta söylüyor ve yeniliyor.
Bunlar için müneccim olmaya da gerek yok.
Sadece biraz sağduyu ve empati yeterli olacaktır sanırım…