Kişiliğinin nitelikli ve ölçülü olmasının koşullarından birisi de kendini bilmektir.
Konumunu, gücünü, yetkisini ve haddini bilmek ölçülü olmayı unutmamakla olur.
Ünlü Alman Filozof Goethe’nin şu sözünü unutmamak gerekir. “Her istediğini söyleyen, istemediğini işitir” Çoğunlukla aileden başlayan eğitim ve görgü kuralları, terbiye ve ölçülü olmayı karşı tarafa yansıtır veya tersi olur. Özellikle kamuda görevli seçilmiş veya atanmış kişilerin ölçülü davranışları tabana kadar sirayet eder. Şayet saygın olmak ve hakaret duymak istemiyorsan, saygılı olmak zorundasın yoksa istemediklerini işitirsin.
Çok rahatsız oluyorum. Günlük yaşantımızda, her ortam ve her platformda bazı kişilerin hitabetlerinde ölçülü olmadıkları, sözcükleri düşünce süzgecinden geçirmeden sarfı kelam ettikleri için. Paylaşım ve yorumlarında ne kadar ölçüsüzlük ve hakaret içeren şeyler varsa fütursuzca paylaşmak, kişi, kurum ve inançlara küfür etmek veya ettirmek seni hiç rahatsız etmiyor mu? Anneni, babanı, eşini ve çocuklarını görünce hiç mi yüzün kızarmıyor? Üstelik Ramazan Ayında, iftar sofralarında ve eş-dost toplantılarında yaptığın gafları kahraman edası ile anlatman ayrıca utanılacak bir iştir. Bir insan, başka birilerine küfür ve hakaret ettiğini anlatarak övünç duyar mı beyim? Demek isterim ki makamı, konumu ve kariyeri ne olursa olsun, kimse kimseyi aşağılayamaz, hakaret edemez ve etmemelidir.
Şu mesajı vermekten yorulmayacağım, usanmayacağım. Sayın büyükler, sayın yöneticiler, sayın liderler ve sayın dostlar. Unutmayalım ki, bu günlerde ortalığa saçılan küçücük bir kıvılcım dahi büyük yangınlara sebebiyet verebilir, ama yangınları söndürmek kolay olmaz. Bazı kimseler hedefine ulaşabilmek için halkı tahrik edebilir, bazı kimseler alışık olduğu bu şaşalı hayatını devam ettirmek isteyebilir veya kaybedebilir, millet iradesini kabullenmek zorundadır. Sonunda kardeşçe yaşamaktan başka çaremiz olmadığını bilerek tüm davranışlarımızda ölçüyü kaçırmayalım. İnsanlar haklı eleştirilerde bulunabilir, birilerinin fikir ve yaşam biçimini beğenmeyebilir, siyasi görüşlerden birisini çok beğenebilir, fakat tüm bunların sonucu olarak karşı düşünceyeküfür etmesinin haklı gerekçesi olamaz.
Sevgi gösterisi yaparken ölçülü olmalıyız, hiç kimse görünümünden, giyiminden, kariyerinden ve servetinden dolayı ölçüsüzce ilgiye veya ölçüsüzce nefrete muhatap olmamalı. İlk defa gördüğünüz birine kendinize duyduğunuz saygı gereği saygılı olmalısınız, fakat bir müddet gözlemlemeniz sonucu karşınızdaki kişinin ne derece ilgiye ve saygıya layık olduğuna karar verebilirsiniz.
“Niteliksiz insanlar ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler.” Faruk Ergan